Mustafa AKSU – Türkiye’de Çingene Olmak

e-kitap indir
Türkiye'de Çingene Olmak Kitap Kapağı Türkiye'de Çingene Olmak
Mustafa AKSU
Araştırma-İnceleme, İnsan ve Toplum
Kesit Yayıncılık
Pdf-Epub 135

Türkiye'nin ilk çingene başbakanı kimdi ?
Cumhurbaşkanlığına adaylığını koyan ilk çingene kökenli siyasetçi kimdir?
Türkiye'nin ilk kadın Valisi çingene kökenli bürokrat kimdi?
Türkiye'de mizahın üstü adlarından sayılan ve çevirdiği filmlerle milyonların gönlüne taht kurmuş çingene artist kim olabilir?
Türk sanat müziğinin Usta yorumcularından çingene kökenli meşhur kadın şarkıcının kim olduğunu tahmin edebilecek misiniz?

Türkiye'de yüksek bürokrasiden tutunda tanınmış sanatçı ve siyasetçiye kadar geniş bir yelpaze içerisinde üyeleri bulunan Çingeneler tam anlamıyla sahipsiz iyi yaşıyor. Romanım diyerek çingene kimliğini gizlemeye çalışan bu insanlar kendi öz kimliklerini açıkçası savunmanın önemini anlayana kadar bu mağduriyetin devam edeceği kesin. Yazar sorunun gerçek anlamda bilinmesi için Bürokrasi ve Siyasetin koridorlarında yaptığı kavgaları anlatıyor. Kitapta eğitiminin ve çalışma hayatının bütün aşamalarında sorunlarla karşılaşan bir çingenenin önyargılara karşı mücadelelerle dolu hayatını okuyacaksınız.

PDF KİTAP İNDİR
EPUB KİTAP İNDİR

!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir

Türk Milliyetçiliğinin Doğuşu

e-kitap indir
David Kushner - Türk Milliyetçiliğinin Doğuşu 1876-1908 Kitap Kapağı David Kushner - Türk Milliyetçiliğinin Doğuşu 1876-1908
David Kushner
Kesit Yayınları
284

Elinizdeki kitap, pek çok alaylı tarihçimizin öfkeyle andığı Sultan II. Abdülhamid dönemini siyasi ve kültürel açıdan inceleyen bir eserdir. Türk ya da Osmanlı tarihinin kara sayfaları olarak tanıtılan bu dönemde sıkı sansüre rağmen dil, edebiyat, eğitim ve tarih alanlarındaki çalışmalar bütün zenginliğiyle ortaya konulmuştur.
Cumhuriyet döneminde kendisini açıkça gösteren milliyetçilik düşüncesinin köklerinin Sultan II. Abdülhamid döneminde atıldığını söylemek, Türk tarihçileri için büyük bir cesaret iken bunu bir yabancı yazarın, özellikle II. Abdülhamidin kurulmasına karşı çıktığı İsrailden bir yazarın yapması eseri daha da ilgi çekici hâle getirmiştir.Türkiyedeki dil reformu hakkında ayrıntılı bilgiler veren, bizden olan Ziya Gökalpı bize tanıtan Uriel Heyd de bir İsrail vatandaşıydı. İsrailli yazarların bizdeki milliyetçilik hareketleriyle ilgilenmeleri de dikkat çekici olmalıdır.
Bir bilim adamı haysiyetiyle 1876-1908 yılları arasının siyasi ve kültürel olaylarını ve bunların altında yatan iç ve dış fikir kaynaklarını sık dokuyup ince eleyen bir anlayışla gözler önüne seren yazara teşekkür etmek de görevimizdir.
Eseri okuyunca değerini daha iyi anlayacağınızı umuyoruz.


!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir

Liman von Sanders – Türkiye'de Beş Yıl

e-kitap indir
Türkiye'de Beş Yıl Kitap Kapağı Türkiye'de Beş Yıl
Liman von Sanders
Kesit Yayınları
294

1. Dünya Savaşı'nda "sadece ölmek için yola çıkanların savaştığı bir cephede" nasıl oldu da, savaş kaybedildi? 18 Mart'ta Çanakkale'de dünya tarihin en şanlı direnişi verildiği halde bu zafer nasıl yenilgi olarak kabul edildi? Alman ve Osmanlı yöneticileri hangi stratejik hataları yaptı?
Bu ve benzer soruların yanıtlarını bu kez savaşı kaybeden bir generalin gözünden okumak isteyenler için eşsiz bir kitap çıktı. Kesit Yayınları, 1. Dünya Savaşı'nda savaşı yöneten komutanlardan biri olan Alman Generali Liman Von Sanders'in savaş anılarını konu alan "Türkiye'de Beş Yıl" adlı kitabını yayınladı.
Cephede Mustafa Kemal Atatürk'le silah arkadaşlığı yapan ve tarihimizde Türk Ordusu’nun Mareşal Liman Paşası olarak ünlenen Von Sanders kitabında, yenilen bir pehlivanın yanlı ve savunmacı üslubuyla değil, önyargısız ve eleştirel bir yaklaşımla olayları ele alıyor ve savaşta yapılan hataları kendi özeleştirisini de vererek tek tek sıralıyor.
Dünya tarihinin en önemli dönüm noktasını bu kez kazananların ve tarihçilerin değil, ciğerlerini askerlerinin ölüm kokusuyla dolduran Von Sanders'in perspektifinden okumak isteyenler için Türkiye'de Beş Yıl, eşsiz bir eser niteliğinde... Savaşı sadece yenmek ve yenilmekten ibaret saymayanlar bu kitabı okuduklarında, Osmanlı'yı tarih sahnesinden silen gelişmelerin nasıl yaşandığını ve bu evrenin ilk Dünya Savaşı'nın kaybediliş öyküsünü daha iyi anlayacaklardır.
Kitap, Balkan Harbi sonlarından başlar ve bir büyük çöküşle, Birinci Dünya Savaşı yenilgisiyle sona erer. 1913 -1918 arasında Türkiye'de görev yapan Von Sanders, cephede savaşa sürülmüş bir General değildir sadece. Türkiye'ye askerî bir görevle geldiği halde, ister istemez, ülkemizin iç ve dış politikasını ilgilendiren birçok meseleye tanık olmuş önemli ve stratejik bir isimdir de... Önce Sultan Reşat'ı, sonra Sultan Vahdettin'i, Sadrazam Sait Halim Paşa'yı, Talât Paşa'yı, Enver Paşa'yı yakından tanımak fırsatını bulan Von Sanders, Türk Ordusu'nun ünlü kumandanlarıyla, bu arada Mustafa Kemal Paşa ile cephelerde silah arkadaşlığı yapmıştır. General Liman Von Sanders'in gerek kişiler, gerekse olaylar hakkındaki yargıları ve eleştirileri oldukça ilginçtir. Von Sanders, sadece Osmanlı yöneticilerini eleştirmekle kalmıyor, Almanya'nın İstanbul'daki büyükelçilerini de aynı içtenlikle yargılıyor. Bu beş yıllık sürede, gelip geçmiş hemen hiçbir elçiden ve elçilik erkânından memnun değildir. Alman İmparatorluğu'nun çıkarlarına hizmet etmek ve Osmanlı İmparatorluğu Ordusunda yüklendiği görevleri gereğince yapabilmek başlıca kaygısıdır. Onda bu kaygıyı besleyen etkenin, memleketine ve kendi kişiliğine karşı duyduğu saygıdan başka bir şey olmadığı, hatıraların her satırında belli olmaktadır.
Tarihî şartlar, Osmanlı Ordusu'nun yeni bir düzene sokulması çabalarını, Prusya askerliğinden yararlanma yönüne zorlamıştır. Bu sebeple, Türkiye'nin Batı ile olan çeşitli ilişkileri arasında Alman askerlik sisteminin ve anlayışının üzerimizdeki etkisi çok önemlidir. Hemen hemen iki yüzyıl süre ile Türkiye'de uzman, danışman ve öğretmen sıfatıyla Alman askerleri bulunmuştur. Ünlü Alman Mareşali Moltke, von der Goltz ve Liman von Sanders bunlar arasında en çok tanınanlarıdır.
1756 yılında Von Sanders'in Türkiyeye gelmesiyle başlayan bu ilişki, 1939 yılına kadar sürer. Aynı süre içinde, birçok Türk subayı eğitim amacıyla Almanya'ya gönderilmiştir. Sadrazamlığa, Başkumandanlığı kadar yükselen Ahmet İzzet Paşa, Ali Rıza Paşa, Salih Paşa gibi itibarlı generaller, mareşaller hep Almanya'da okumuş, Alman Ordusunda staj yapmışlardır.
Liman von Sanders'in hatıralarını okurken, yalnız geçmiş devri değil, günümüzün şartlarını da daha iyi değerlendirmiş olacağız. Almanlarla en çok içli dışlı olduğumuz, kader birliği yaptığımız yılları bu konularda çok yetkin bir kişinin kaleminden öğreneceğiz.


!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir