Charles Dickens – Mister Pickwick'in Serüvenleri
Yapı Kredi Yayınları
912
İlkin tefrika olarak yayımlanan Mister Pickwick'in Serüvenleri, Dickens'ın ilk romanıdır ve ona büyük ün kazandırmıştır. Pickwick Kulübü'nün kurucusu Samuel Pickwick'le üç arkadaşı, sözde bilimsel gözlemlerde bulunmak amacıyla Londra'dan yola çıkarak İngiltere'nin pek çok yerini dolaşır, pek çok kişiyle tanışırlar; başlarından türlü olaylar geçer; böylece, pikaresk olarak nitelendirilebilecek romanın sonuna gelindiğinde, köyleri, kentleri, hanları, mahkeme salonları ve insanlarıyla 19. yüzyıl başındaki İngiltere'nin mizah duygusuyla çizilmiş, toplumsal bir tablosu ortaya çıkmış olur. Özellikle onuncu bölümde, feleğin çemberinden geçmiş, hazırcevap Sam Weller karakterinin saf ve idealist Mister Pickwick'in özel uşağı olarak romana dahil edilmesiyle yapıt, geniş kitlelerin beğenisini kazanmış, okurlar Sam Weller şakalarını ağızlarından düşürmez olmuşlardır. Sam Weller ve Mister Pickwick ikilisini Don Quijote ve Sanço Panza'ya benzeten eleştirmenlerin sayısı az değildir
Charles Dickens – Edwin Drood'un Gizemi
İmge Kitabevi
421
Otoriteler tarafından klasik anlamda ilk "gerçek" polisiye roman sayılan Edwin Drood'un Gizemi'nin yarım kalmış olması kitabı gerçek bir gizem haline getirdi. Aradan geçen bir buçuk asır boyunca kitap hakkındaki tartışmalar hiç hız kesmeden günümüze kadar sürdü. Farklı yazarlar tarafından yazılan "devam" metinlerinin sadece tanınmış olanları bile 150'den fazladır. İlki Dickens'ın ölümünden hemen sonra, 1870 yılında T.C. De Leon tarafından ABD'de yayımlanmıştı. Sonuncusu ise Ulrike Leonhardt tarafından 2001 yılında Almanya'da yayımlandı. Bunların hiçbiri meraklıları ve eleştirmenleri tatmin etmedi. Geriye yine eserin aslı, her cümlesinde Charles Dickens'ın parlak dehasını yansıtan Edwin Drood'un Gizemi kaldı.
Charles Dickens – David Copperfield
Alfa Yayınları
611
Dickens bütün eserleri arasında en çok bu romanı severdi. Bu, belki de "David Copperfield"in kendi hayatı üzerine kurulmuş bir roman oluşundan ileri geliyordu. Gerçekten ünlü İngiliz romancısı, dehasının en büyük kudretini bu romanında göstermiş, ruhundaki canlılığı, gözlemlerindeki güçlülüğü, tekniğindeki sağlamlığı bu romanında ölümsüzleştirmiştir diyebiliriz. Öyle ki, Dickens denince, ilk önce akla -pek haklı olarak şaheseri kabul edilen- bu romanı gelir. Orada, meraklı olanlar başkahramanının çevresinde dönerken, bu arada daha başka kişiler, çeşitli karakterlerin örnekleri olarak yaşamakta, bunların her biri dahi romancının kaleminden aldıkları ışıkla canlanmaktadır. Endüstrinin emekleme çağında, kapitalizmin acımasızlığı altında, günde on altı saate varan çalışma koşullarıyla ezilen işçiler… Dönemin İngilteresinin, üretim mekanizmasının ve toplumun Dickens tarafından ustaca çizilen portresi…
Charles Dickens – Perili Ev
Bordo Siyah Yayınları
62
Gotik roman, ‘aklın kısa devresinin yazınsal ürünü’ diye tanımlanabilir. Sanayi devriminin ortasında, romantik kaçışla birlikte, doğaüstü, denetlenemez, tekinsiz güçlerle dolu olan bu türe ilgi duyan Dickens, Bir Noel Şarkısı’nın yanı sıra her Noel’de birini yayınladığı "hayalet öyküleri" de yazmıştır. Perili Ev hem eğlendirici olma hem de doğaüstüne duyulan çığrından çıkmış merakın saçmalığını gösterme kaygısını taşıyan bir solukta okunacak bir uzunöykü. Perili Ev: Tekinsiz güçlerin arasında.