Edward W. Said – Entelektüel: Sürgün, Marjinal, Yabancı

e-kitap indir
Entelektüel: Sürgün, Marjinal, Yabancı Kitap Kapağı Entelektüel: Sürgün, Marjinal, Yabancı
Edward W. Said
Ayrıntı Yayınları
128
Düşünceyle arası zaten hiçbir zaman hoş olmamış bu topraklarda, düşünceyi ve onu cisimleştiren entelektüeli “terörize ederek etkisizleş-tirmeyi amaçlayan”, doğrudan doğruya “vatan hainliği” ile damga-layacak kadar pervasızlaşan bir zihniyet iyice egemenliğini kurmuş durumda. Milliyetçi ve dinsel fanatizm kendisinden başkasına düşüncesini ifade bir yana, yaşama hakkı bile tanımıyor. Bu toprakları “sevme hakkı”nı kendi tekeline almak istiyor. Batı'nın İslam anlayışının ikiyüzlü önyargılarına karşı koymasıyla ünlendiği halde, Salman Rushdie'nin ifade özgürlüğünü sonuna kadar savunarak gerçek bir entelektüel tavrı sergileyen Edward Said'in bu önemli kitabının Türkiye bağlamında son derece ayrıştırıcı bir yere oturduğunu düşünüyoruz. Said, entelektüeli öncelikle otorite ve iktidara hizmet etmeyi reddedişiyle, sonra da milliyeti, dini, ge-leneği ile arasına koyduğu mesafe ile tanımlıyor. “Artık kişinin evinde, kendini evinde hissetmemesi bir ahlâk meselesidir” diyen Adorno'yu yankılayarak entelektüeli metaforik bir sürgün, bir evsizlik konumuna yerleştiriyor. Sürgün içinde yaşadığı toplumun (ve hatta dünyanın) yerlilerinden olmamayı, orada hep tedirgin, rahatsız ve başkalarını da rahatsız eden bir yabancı olmayı içeren bir konum ona göre. Ama geçmişinin, dilinin, milliyetinin sunduğu ucuz kesinliklerin ötesine geçip evrensellik idealinde ısrar eden entelektüel, hep marjinal kalmayı bir yoksunluk olarak değil, bir özgürlük, bir keşif süreci olarak yaşar. Entelektüel, eskiden olduğu gibi, toplumda bir uzlaşma oluşturacak genel simgeleri yaratan biri değil, bu simgeleri sorgulayan, kutsal sayılan gelenek ve değerlerin ikiyüzlülüğünü, ırkçılığını, cinsiyetçiliğini teşhir eden; hiçbir fikir ayrılığına tahammülleri olmayan kutsal metin gardiyanlarıyla mücadeleden çekinmeyen kişidir. Profesyonelleşmenin baskısı giderek artarken, amatör kalıp kamusal alanda yoksullar, yok sayılanlar, güçsüzler adına kendi görüşünü ve tavrını temsil etmekte ısrar eden bireydir entelektüel. Hiçbir kahramana ve siyasi hiçbir tanrıya inanmaz.

!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir

Donna Leon – Operada Cinayet

e-kitap indir
Operada Cinayet Kitap Kapağı Operada Cinayet
Donna Leon
Ayrıntı Yayınları
242

İngiliz edebiyatı ve Handel uzmanı, opera hayranı ve polisiye roman yazarı Donna Leon'un kitaplarının başlıca mekânlarından biri Venedik'tir. Güzelliğiyle yüzyıllar boyunca romantizm ilham etmiş olan bu sisler kenti, Donna Leon'un romanlarında neredeyse düşkün bir asilzade gibi çıkar karşımıza: Turizmin amansız yağmacılığına rağmen kendine özgü sihrini korumayı başaran; tarih, sanat ve güzellikle yoğrulmuş bir eski zaman kenti. Atmosfer yaratmadaki ustalığıyla Donna Leon, dar sokakları, tarihi binaları ve sayısız köprüleriyle bu kentin büyülü havasını olanca canlılığıyla yeniden yaratır.
Donna Leon polisiyelerinin kahramanı, Venedikli polis komiseri Guido Brunetti, karısı ve iki çocuğuyla paylaştığı sıradan bir hayata sahiptir. Gündelik hayatın sıkıntılarından muaf olmasa da, polisiye okurunu fazlasıyla memnun edecek kadar zekâ, tarz ve özgüven sahibidir. Komiser Brunetti, yolsuzluğun kol gezdiği ve muhafazakâr değerlerin çoğu zaman galebe çaldığı İtalya'da suçluları kovalarken; kan, dehşet ve tehlikeden çok, önyargılarla, ikiyüzlülükle ve sistemin içine işlemiş adeletsizliklerle boğuşmak zorunda kalır. Sadece Eski Yunanca eğitimi almış bir komiser olmasıyla değil; suçun doğası, toplumsal düzen, insan tabiatı gibi konular üzerine kafa yormasıyla da türünün az rastlanır bir örneğidir.
Operada Cinayet, bir La Traviata gösterisi sırasında, yüzyılın en önemli müzisyenlerinden biri sayılan Alman asıllı orkestra şefi Helmut Wellauer'in beklenmedik ölümüyle açılır. Dâhi müzisyenin geçmişine doğru bir yolculuğa çıkan komiser, hayatta hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını, insan hayatının "kara ayrıntılar"la örülü olduğunu bir kez daha keşfeder...


!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir

Anja Meulenbelt – Gündelik Mutluluğa Alışma

e-kitap indir
Gündelik Mutluluğa Alışma Kitap Kapağı Gündelik Mutluluğa Alışma
Anja Meulenbelt
Ayrıntı Yayınları
137

Utanç Bitti'de "Bütün kadınlar lezbiyendir, bazılarının bundan haberi yoktur yalnızca" diyen Anja Meulenbelt'in bir başka kitabını sunuyoruz bu kez.
Utanç Bitti'nin devamı olarak da okunabilecek bu kitapta bir kadınla birlikteyken bir erkeğe aşık olan bir kadın anlatılıyor. Daha önce bir eşcinsel deneyimi olan, şimdi ise bir kadınla yaşayan çok çocuklu, sakin, evcimen bir erkektir bu...


!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir

Zygmunt Bauman – Sosyolojik Düşünmek

e-kitap indir
Sosyolojik Düşünmek Kitap Kapağı Sosyolojik Düşünmek
Zygmunt Bauman
Ayrıntı Yayınları
270

Özellikle modernlik ve post-modernlik üzerine incelemeleriyle son dönemin en dikkate değer düşünürlerinden biri haline gelen Zygmunt Bauman, sosyal bilimler alanında son derece faydalı bir kitap sunuyor bizlere. Sosyolojik Düşünmek, sadece sosyoloji öğrenimi görenler için kaleme alınmış bir çalışma değil. Konuya ilgi ve merak duyan genel okurun da sosyolojinin anlamı ve işlevi, sosyolojide değişik tarzlar ve yaklaşımlar üzerine bilgilenmesini sağlayacak önemli bir kaynak kitap. Ama hepsinden önemlisi Bauman, gündelik ve toplumsal hayatımıza sosyolojik bir boyuttan bakmanın önemini; böyle bir bakışın kazandıracağı kavrayış zenginliğini; tektipliğin ve tamamlanarak donmuş görüşlerin değil, toplum yaşamında müphemliğin kabulüne dayalı bir düşünme tarzının, kısacası sosyolojik düşünmenin önemini ortaya koyuyor. Kitapta öne çıkarılan ve bu çalışmaya asıl anlamını kazandıran da, farklı perspektifleri ve gelenekleriyle, kuramsal tartışmalarıyla bir disiplin olarak sosyolojinin kapsamı ve tarihi üzerine açıklamalar olmaktan ziyade, işte bu bakışın ve düşünme biçiminin, “sosyolojik düşünme”nin kazandıracağı kavrayış çeşitliliği.
Sosyolojik Düşünmek, akademik kullanım mantığına göre değil, “gündelik hayat mantığı”na göre düzenlenmiş bir kitap. Bauman, sosyolojinin inceleme konusu olan ikilik ve karşıtlıkları çokboyutlu bir bakışla irdeliyor: Birey olma ve toplum içinde var olma arasındaki bütünlük ile çatışma; toplumların ya da genel olarak insan gruplarının kendini ve karşıtını, daha doğrusu karşıtına göre kendini tanımlaması; birey ile grup, doğa ile kültür, millet ile devlet, birliktelik ile ayrılık, bireysel varlığını koruma ile ahlâki yükümlülük arasındaki çatışmalar, kitapta incelenen ikiliklerden bazıları.


!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir

Michel Tournier – Veda Yemeği

e-kitap indir
Veda Yemeği Kitap Kapağı Veda Yemeği
Michel Tournier
Ayrıntı Yayınları
196

Erkek: Balıkçı. Denizden ve balıklardan anlıyor. Kadını "Morina balığı gibi güzelsin" diyerek seviyor. Kendi kendini yetiştirmiş biri. Kadın: Felsefeci. Leibniz, Kant, Hegel ve Heidegger okuyor. Aptal erkekleri bir bakışta anlıyor. Dul. Gözlüklü. Evlenirler. Her şey çok güzeldir. Erkek balığa çıkmakta, kadın istekle onu beklemektedir. Birbirlerine anlatacakları hikayeleri ve dinleme istekleri vardır... Zamanla büyü bozulur... Tutku önce suskunluğa/saygıya sonra da sabra dönüşür. Ayrılmaya karar verirler ve bu haberi iletmek için dostlarını bir veda yemeğine çağırırlar. Ne var ki konuklardan her biri tıpkı Boccacio'nun Decameron'undaki gibi bir hikaye/masal anlatmaya başlar. Anlatılan her gerçekçi, karamsar hikaye ayrılma isteklerini güçlendirir. Sıcak ve gönül okşayıcı masallar ise birbirlerine yakınlaştırır. Gecenin güzelleştirdiği masallar sabaha karşı olağanüstü bir biçime dönüşür. Herkes gittikten sonra Kadın "Gerçekte bizde eksik olan, birlikte oturacağımız sözcüklerden yapılmış bir evdi" der. Erkek "Gündelik yaşamın balçığına gömülmüş iki sazan balığını andırıyorduk," diye cevap verir. "Bundan böyle dağdan kopup gelen sel sularında yan yana titreşen iki alabalık gibi olacağız."


!!! KIRIK LİNK BİLDİRİM FORMU !!!

e-kitap indir